Eren Keskin’e Yönelik Linç Kampanyası Derhal Sona Ermelidir!

Basın Açıklaması Tarihi: 10/02/2006
İNSAN HAKLARI GÜNDEMİ DERNEĞİ
TR006/2006/Eren Keskin


İnsan Hakları Gündemi Derneği, Nisan 2002 yılında Almanya’nın Köln kentinde düzenlenen bir panelde yaptığı konuşmayı takiben, insan hakları savunucusu Eren Keskin’e yönelik başlatılan linç kampanyasından ciddi şekilde endişelenmekte ve bu tür girişimleri kınamaktadır.

Eren Keskin yapmış olduğu konuşmada “Türk Silahlı Kuvvetlerinin Manevi Şahsiyetine Hakaret Ettiği” gerekçesiyle İstanbul Kartal 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 14 Mart 2006 tarihinde TCK 301. Maddeye dayanılarak 10 ay hapis cezasına mahkum edildi. Bu ceza 6.000 YTL para cezasına çevrildi. Yapılan bu uygulama başta Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi olmak üzere, Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerinde garanti altına alınan “Düşünce ve İfade Özgürlüğünün” açık bir ihlalidir.

Eren Keskin hakkında 2002 yılında açılan dava sonrasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının şikâyeti üzerine, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu tarafından Eren Keskin hakkında 2005 yılında bir dizi disiplin soruşturması açılmış ve soruşturmalar sonucunda Eren Keskin bir yıl süreyle avukatlık mesleğinden uzaklaştırılmıştır. Son olarak, 02.05.2001 yılında değiştirilen haliyle, 1136 nolu Avukatlık Kanununun 76. Maddesi diğer bütün şeylerin yanında Baroların “insan haklarını savunmak ve korumak” la görevli olduğunu ifade etmektedir. Yine aynı kanunun 95-21. Maddesi “Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmayı” Baro Yönetim Kurulunun başlıca görevleri arasında sıralamaktadır. İstanbul Barosu tarafından Eren Keskin’e yönelik söz konusu uygulamalar, Avukatlık Kanunuyla çelişir niteliktedir.

Eren Keskin’e açılan dava sonrasında bazı basın organlarında Eren Keskin hakkında oldukça aşağılayıcı haberler, yazılar ve ilanlar yayınlanmaktadır. Klişeleşmiş, damgalayıcı ve ayrımcı ifadelerin kullanıldığı bu tür haber ve yazılarda Eren Keskin bir “terörist” gibi gösterilmeye çalışılmıştır. Bazı kadın örgütlerinin ve siyasi partilere mensup kadın kollarının 06.06.2006 günü basına verdikleri ilan, Eren Keskin’e yönelik linç kampanyasının son örneğini oluşturmaktadır. Eren Keskin’i bir “terör örgütünün karalamalarını dile getirmekle” eleştiren ilan, Eren Keskin’le dayanışma göstermeyi amaçlayan kampanyadaki kişi ve kuruluşları “şiddetle” kınamaktadır! İnsan Hakları Gündemi Derneği, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü korumak konusunda temel direk olması gereken sivil toplum örgütlerinin tam karşıtı bir tutum sergileyerek, linç kampanyasına girişmesi karşısında şaşkınlık içindedir.

Bu tür linç kampanyaları ektiklerini biçmekte fazla gecikmezler. Nitekim 06.06.2006 tarihinde İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, elektronik posta yoluyla bir açıklama yapmıştır. Yapılan açıklamada “Gönderici kısmında TİTBANK Laleli Misafirhanesi yazılı büyük çapta bir zarfla mektup alıkları” belirtilmiştir. İHD İstanbul Şubesi dernek görevlilerinin adresten şüphelenmesi üzerine açılan zarfın içinde 2. bir zarf çıktığı, “ikinci zarf incelendiğinde ön kısmında kuru kafa işareti çizili ve CEEEEE yazılı olduğu, zarf ışığa doğru tutulduğunda zarfın gizli bölmesinde içinde şüpheli bir tozun olduğunu tespit ettikleri” söylenmektedir. Bu vaka Eren Keskin’in İHD İstanbul Şubesinin eski başkanı olduğu düşünüldüğünde tüyler ürpertici niteliktedir.

Unutulmamalıdır ki, insan hakları savunucuları, vermiş oldukları mücadelenin doğası gereği çoğu zaman devletle ve devletin kurumlarıyla ters düşebilirler. Aynı şey yeri geldiğinde silahlı politik gruplar için de geçerli olabilir. Bu durum karşısında insan hakları savunucularını, yaptıkları konuşmalar, hazırladıkları raporlar, yaptıkları açıklamalar nedeniyle linç etmeye kimsenin hakkı yoktur. “Birleşmiş Milletler Evrensel Olarak Tanınan İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunması ve Geliştirilmesinde Toplumsal Kuruluşların (Organların), Grupların ve Bireylerin Hakları ve Sorumluluklarına Dair Bildirge” şunları söylemektedir:

Madde 6: Herkesin, bireysel olarak ve başkalarıyla birlikte, c) İnsan haklarına ve temel özgürlüklere hem hukuksal olarak hem de pratikte uyulması yönünde inceleme, araştırma, saptama, değerlendirme, bu yollar ve diğer uygun yollarla kamunun dikkatini bu sorun üzerine çekme hakkı vardır.

Madde 10: Hiç kimse edimde bulunarak veya gerektiği durumlarda müdahaleden kaçınarak insan haklarının ve temel özgürlüklerin ihlaline katılamaz; kimse bu hak ve özgürlüklerin ihlalini reddettiği için cezalandırılamaz ve tedirgin edilemez.

İnsan Hakları Gündemi Derneği, Eren Keskin’e yönelik başlatılan linç kampanyasının derhal sona ermesi gerektiğini düşünmektedir. Bu yüzden, İnsan Hakları Gündemi Derneği kamuoyunu benzer nitelikteki linç kampanyalarına destek vermemeye ve sivil toplum örgütlerini insan hakları savucularına yönelik tutum ve davranışlardan uzak durmaya davet etmektedir. İnsan Hakları Gündemi Derneği, insan hakları savucularına yönelik bu tür tutum ve davranışları esefle kınayarak, insan hakları savunucularının her zaman yanında ve destekçisi olacağını belirtir.

Saygılarımızla,