AİHS ‘in Ulusal Hukukta Uygulanması ve Uluslararası İnsan Hakları Hukuku Eğitim Projesi / Proje Taslağı
Proje Adı
AİHS’İN ULUSAL HUKUKTA YUGULANMASI VE
ULUSLAR ARASI İNSAN HAKLARI HUKUKU EĞİTİM PROJESİ
Sektör
SİVİL TOPLUM- İnsan hakları -Vhukuk
Projenin Gerçekleştirileceği Şehir
İZMİR – İzmir’in seçilme nedeni:
İzmir’in insan hakları hukuku alanında “entelektüel öncü rolü” söz konusudur. Şöyle ki; insan hakları merkezi Türkiye’de ilk kez İzmir Barosu tarafından 1996 yılında kurulup hayata geçirilmiştir. Buradan diğer illere ve barolara yayılmıştır. Gene ilk kez İşkence önleme grubu izmir Barosu bünyesinde hayata geçirildi ve diğer bölgeler bu yapıyı örnek almaya başladı. İzmir’ li avukatlar 1996 yılından beri hem uluslararası hem de ulusal alanda pek çok eğitim aldılar. Zamanla insan hakları hukuku alanında uzmanlaştılar. İnsan hakları mahkemesine çok sayıda dava açtılar. Hem İzmir’de hem de diğer bölgelerde eğitim vermeye başladılar. Uzun yıllara dayanan birikim sonucu uzmanlaşmış bir eğitimci kadrosu yetişti. ( Bu kadronun büyük çoğunluğu eğitimci olarak projede görev yapacaktır) İHS ve uluslararası mekanizmalar konusunda uzmanlaşmış, deneyimli, eğitimci-avukat sayısı ülke genelinde en çok İzmir’de mevcuttur. İlaveten bu eğitimci kadronun dışında yüzlerce avukat yeterli olmamakla beraber AİHS eğitimi aldı. Bütün bunların sonucu İzmir’de yeni bir mantalite ve buna uygun bir altyapı oluştu. Bu proje ile mevcut altyapının üstüne yeni bir gövde oturtulacak ve bu yeni model diğer illere de örnek olacaktır.
Ayrıca Türkiye genelinde demokratik kültüre/iklime en uygun ilin İzmir olması nedeni ile projenin başarı şansı yüksek olup, “pilot” niteliğindeki bu “projenin” başarısı diğer bölge ve illere aynen yansıyacaktır.
Proje Tanımı
Amaçlar
Divan’ın yetkisinin tanındığı 1990 yılından beri, AİHM kararları (özellikle son yıllarda) ülkedeki hukuk sistemini doğrudan olumlu yönde etkilemeye başladı. AB ile uyum çerçevesinde yapılan son anayasa ve iadei-muhakeme yasası değişikliği; AİHS’i tartışmasız biçimde ulusal hukukun bir parçası haline getirmiştir. Ancak, gerek ülke genelinde avukatların yeterli donanıma sahip olmaması, gerekse yargıç ve savcıların olumsuz direnişleri AİHS ve AİHM kararlarının uygulanmasını engellemektedir. Bununla birlikte AB resmi adaylık sürecinin, ülkede yeni bir havanın oluşuma yol açacağı da bir gerçektir. Bu nedenle yasal düzeyde gerçekleşen reformların uygulamaya geçmesinin önünün açılması gerekecektir. Her ne kadar, mevcut yasaları kendiliğinden uygulamak hakim ve savcıların görevi ise, Türkiye pratiği bunun mümkün olmadığını ispatlamıştır. Bu nedenle dönüşümde en büyük rol avukatlara düşmektedir. Ancak, bunun için öncelikle avukatların, kendi zihinsel dünyasındaki “ikili ayırım” yıkılmalıdır. Türkiye yargısı/ mahkemeleri ile Strasbourg yargısı/mahkemeleri diye oluşan bu ikili ayrımın önce avukatlarda kalkması gerekecektir. AİHS ve strasbourg kararlarının birer ulusal doküman olduğu, yabancı veya başka bir dünyaya ait olmadığı zihinlerde içselleşmelidir. Bu içselleşmeden sonra yargının direnişini kırmak çok kolay olacaktır. Zira içselleştirme sırası bu kez “yargı”ya gelecektir.
Bu nedenle bu proje öncelikle avukatların rolünü öne çıkarmaktadır. Zira, yasaların uygulanması, avukatların bilgi ve donanımlıları ve uygulama becerileri ile doğru orantılıdır. Bir örnek verilmek gerekirse, AİHM önünde Türkiye aleyhine binlerce dava olmasına karşın, başvuru sayısı ülkedeki ihlal sayısı karşılaştırılmayacak oranda azdır. Bundaki en önemli faktör avukatların bilgi yetersizliğidir. Yıllar içinde, avukatların bilgilenme oranına paralel olarak başvuru sayısı artmış ve böylece AİHS, ulusal hukuku etkiler hale gelmiştir.
Ancak bu projenin amacı, avukatlara bireysel başvuru mekanizmasını öğretip dava sayısını artırmak değildir. Aksine AİHS normları ile AİHM içtihatlarının, ulusal hukukta uygulanmasını sağlayarak, Strasbourg önüne gitmeye gerek kalmadan sorunları ulusal mahkemeler önünde çözmektir. Böylelikle AİHM önündeki dava sayısı da azalacaktır.
Bu proje ile, avukatların uygulama becerileri artırılacaktır. Yeni perspektifler sunulacak, kendilerine eğitimcilerin uluslararası hukuk tecrübesi aktarılacaktır. Anayasanın 19.maddesinde yer “adil yargılama” nın gerçekten uygulanabilir hale gelmesini sağlayacak avukatlar yetiştirilmesi yönünmde adım atılacaktır. Bu eğitim sonucu katılımcı avukatlar, aldıkları bilgiyi hem doğrudan kendi davalarında kullanabilecek, hem de diğer avukatların kullanmasına giden yolu açacaktır.
AİHS’in yanısıra TC’nin onaylayıp iç norm haline getirdiği bir kısım uluslararası sözleşmeler de, aynı amaçla katılımcılara aktarılacaktır. Bu sözleşmeleri İç hukukta ileri sürüp, uygulatmaya çalışmanın yanı sıra, uluslararası mekanizmalara başvuru yolları da öğretilecektir.
Projenin sivil toplumu güçlendirici yönleri
AİHS ve AİHM kararları ile diğer uluslararası sözleşmelerin ülkede uygulanması öncelikle, “demokratik toplum ilkesinin” mahkemeler eliyle benimsenmesi ve hayata geçirilmesine yol açacaktır. Yani; mahkeme kararları ile toplumun önü açılacaktır. Ülkede yargı güvencesi ve demokrasi kültürünün gelişimine katkı yapacaktır. Örgütlenme ve ifade özgürlüğünün hukukça teminat altına alınması toplum için ek bir güvenence olacaktır.
Kişi özgürlüğü, adil yargılama, ifade hürriyeti, örgütlenme özgürlüğü, özel yaşama saygı ve korunması, mülkiyet hakkı gibi hak ve özgürlüklerin, yani demokratik toplumun vazgeçilmez ilkelerinin benimsenip uygulanması, toplumsal istikrar ve huzuruna katkı yapacaktır. Adil yargılamanın etkin kılınması suretiyle toplumun adalete olan inancı artacaktır. Ayrıca, Avrupa Birliğine giriş sürecinin hızlanmasına yardımcı olacaktır.
Hedef grup
İzmir’deki çalışan avukatlar ve çok az sayıda stajyer avukat.
Yukarıda amaç kısmında açıklandığı gibi, projenin çarpan/yayılmacı bir etkisi olacaktır. Bunun için katılımcıların seçimine özen gösterilecek ve “Key person” olmalarına çalışılacaktır.
Eğitim boyunca aldıkları donanım ve deneyimi mahkemelerde kullanabilecek, yargıçlar ve savcılar önünde ileri sürebilecek ve taleplerinde ısrarlı olacak avukatlar hedeflenmektedir. Bu eğitimde katılımcılara uygulamaya dayalı yeni beceriler kazandırılacaktır. Kendilerine uluslararası hukuk tecrübeleri aktarılacak, bilgi üstünlüğüne dayalı, kendine güven duygusu geliştirilecektir.
Her biri 25 kişilik gruplardan olmak üzere 4 grup halinde toplam 100 hukukçuya eğitim verilmesi hedeflenmektedir. İzmir’de yaklaşık 5000 avukat olup, bunun 3500 -4000 ü aktif olarak mahkemeler önünde fiilen avukatlık yapmaktadır. Projenin hedef grubu da; fiilen avukatlık yapıp, sıkça müvekkillerini mahkemelerde temsil eden avukatlardır. İzmir barosuna kayıtlı avukat sayısı, eşit oranda kadın ve erkeklerden oluştuğundan, katılımcıların cinsiyeti de eşit olacaktır. Eski ve tecrübeli avukatların hakimler üzerindeki etkisinin daha fazla olması nedeni ile, bu gruptan avukatların katılımına da dikkat edilecektir. Ancak, toplam avukat sayısının 2/3 ünün gençlerden oluşu da göz önünde bulundurulacaktır.
Ayrıca, yılda 500 civarında stajyer avukat izmir Barosunda staj yapmaktadır. Bu nedenle, mesleklerine, eski kalıplaşmış gelenekçi pratik yerine yenilikçi bir mantalite ile başlayabilmeleri için bu eğitimi almaları gerekmektedir. Bu nedenle az sayıda stajyer avukat ta katılımcı olacaktır.
Katılımcılardan,
- Bütün eğitim programına katılacakları,
- Eğitim sonucu edinecekleri bilgi ve tecrübeyi adli ve idari kurumlar önünde uygulamaya çalışacakları,
- Eğitimden sonra diğer katılımcılarla (bilgi aktarımı ve tecrübe paylaşımı için) belirli dönemlerde bir araya gelmeyi kabul ettikleri yönünde yazılı taahhüt alına caktır.
Proje faaliyetleri
Projenin eğitim koordinatörlüğünü avukat Mehmet Nur TERZİ üstlenecektir.
Uygulama ve sekretarya koordinatörü Hakan ATAMAN olacaktır.
Mehmet Nur TERZİ, İzmir Barosu İnsan hakları merkezinin kurucularından olup, 1996 yılında Avrupa Komisyonu ile yürütülen eğitim projesinin ilk koordinatörüdür. Fiilen avukatlık yapmakta olup, AİHM önünde çok sayıda dava yürütmektedir. 1999 yılından beri avukatlara, stajyer avukatlara, polislere, kamu personeline ve öğrencilere yönelik insan hakları ve hukuku konusunda eğitim vermektedir. En son olarak Avrupa Konseyi/Avrupa Birliği ortak programı ile Barolar Birliği tarafından yürütülen avukatlara yönelik AİHS’İn ulusal hukukta uygulanması amaçlı eğitimcilerin eğitimi programına eğitimci olarak katılmıştır. Şu anda, CCBE ve ERA tarafından Trier’ de ortaklaşa yürütülen “ICC savunma avukatları programının” katılımcısıdır.
Görev alanı: Katılımcılarla eğitim danışmanlığı, saptanan eğitim konularının içeriğinin ve yönteminin belirlenmesi ve koordinasyonu, eğitimciler arasında eşgüdüm ve uygulama birliğinin sağlanması, eğitimle ilgili oluşabilecek tüm sorunların çözümü
Hakan ATAMAN, Ege Üniversitesi Felsefe mezunu olup, öğretmenlik deneyimine sahiptir. Amnesty International TURKEY’ in kurucularından olup, işkencenin önlenmesi ve ICC gibi tematik konularda Türkiye kampanya koordinatörlüğü yapmıştır. Halen insan hakları eğitim koordinatörüdür.
Görev alanı: Eğitimci ve katılımcılarla iletişim, toplantıların organizasyonu, katılımcı listelerinin düzenlenmesi ve katılımın kontrolü, dökümantasyon ve malzeme temini, şehir dışından gelen konuklarların / konuşmacıların seyahat organizasyonu, proje kayıtlarının tutulması, belgelerin düzenlenmesi ve diğer her türlü sekretaryal görev.
Eğitim, 25 er kişiden oluşan 4 grup halinde yapılacaktır. Çalışma üç aşamalı olacak ve aktif eğitim yöntemi uygulanacaktır. Öncelikle, eğitim koordinatörü eşliğinde tüm eğitimciler bir ön toplantı yapacaktır. Bu toplantıda;
- Tüm eğitmenlerin sunumlarını mutlaka görsel yönden desteklemeleri gerektiğinden, görsel materyallerin nasıl ve hangi oranda kullanacağı,
- Yazılı sunumlarının bir örneğinin katılımcılara dağıtılması,
- Katılımcıları daha aktif kılmayı amaçlayan aktif eğitim yönteminin nasıl uygulanacağı,
- AİHS ve içtihatlarının sadece bilgi aktarımı şeklinde değil, ulusal hukuka adapte edilip pratikte işlerlik sağlayabilecek tarzda nasıl aktarılacağı,
- Bilgi aktarımının yanı sıra katılımcıların zihinlerdeki ikili ayrıma son verecek perspektifin ve ruhsal motivasyonun nasıl aktarılacağı,
- Katılımcıların, kendi mesleki tecrübelerinden aktaracakları yeni deneyimlerini, eğitimcilerin sunumlarına/ders programlarına nasıl ekleneceği
- Ve diğer eğitim esas ve yöntemleri ortaklaşa belirlenecek ve her eğitimcinin bu formata uygun davranması sağlanacaktır.
1. aşamada;
Uzman eğitimci avukatlar tarafından haftada 5 saatten olmak üzere 4 hafta içinde toplam 20 saat ders verilecektir. Eğitim konuları ve ders saatleri şöyledir:
AİHS nin kapsamı ve iç hukuktaki yeri 1 saat
(Anayasa madde 90 ve usul yasalarındaki iade-i muhakeme nedenleri)
AİHS 2.madde 1saat
AİHS 3.madde 2 saat
AİHS 5.madde 3 saat
AİHS 6.madde 5 saat (medeni hak ve yükümlülükler, masumiyet karinesi yargılamada makul süre, sanık ve müdafi hakları,silahların eşitliği)
AİHS 8.madde 1 saat
AİHS 9. 1 saat
AİHS10.madde 1 saat
AİHS 11.madde 1 saat
Uluslararası Sözleşmeler ve mekanizmaları 4 saat
BM Medeni ve siyasi haklar sözleşmesi
BM Ekonomik ve sosyal haklar sözleşmesi
BM işkencenin önlenmesi sözleşmesi,
Avrupa işkencenin önlenmesi sözleşmesi
Mülteci Hukuku
Çevre hukuku
İLO sözleşmesi
Avrupa anayasası
European Court of Justice (Luxembourg mahkemesi)
2. aşamada
Birinci aşamayı tamlayan katılımcılardan bir eğitmenin gözetiminde ikişer kişilik 4 ekip / tim oluşturulacaktır. Her grubun ayrı bir eğitmeni olacaktır. Grupta sunum yapacak katılımcılar, aşağıda isimleri bulunan, AİHM tarafından ağırlıklı olarak Türkiye hakkında verilmiş ve hukuksal yapıyı etkilemiş çok önemli kararlardan birisini üstlenerek gruptaki diğer katılımcılara bütün yönleri ile kararı sunacak ve tartıştıracaktır. Sunum yapacak katılımcılar, bu hazırlık sırasında strasbourg mahkemesinin sözleşmeyi nasıl yorumladığını, iç hukuku ve mahkemelerin takdir hakkını nasıl algıladığını, sözleşmeyi hangi gerekçelerle iç hukuka üstün tuttuğunu, delillerini nasıl değerlendirdiğini, ihlallere bakış açısını, özetle dava sistematiğini ve mantığını yakından görecektir. Normal okumada fark edilemeyen ayrıntıları yakalayacaktır. Sunumu hazırlarken her konuda danışacakları gözetmen eğitmen, sunum sırasında gerekli gördüğü anlarda müdahale ederek yanlışları düzeltecek, ya da eksikleri tamamlayacaktır. Sunumcular dışındaki diğer katılımcılar da görüş ve yorumlarını açıklayacaktır.
Daha önce ve halen sürdürülen çalışmalarda pek çok kez denenen bu yöntem, öğrenme ve bilgiyi başkalarına aktarmada diğer yöntemlere oranla çok daha başarılı sonuçlar vermiştir.
Örnek kararlar:
- Öcalan
- Elçi ve diğerleri
- Özkan ve diğerleri
- Öneryıldız (İstanbul çöplük davası)
- Bergama davası
- Sadak,Zana ve diğerleri
- Büker
- Refah partisi
- Sakık ve diğerleri
- Müslüm Gündüz
- GÖÇ
- v.d…..
Karar tartışmaları, haftada bir kez olmak üzere 4 kez ( 4 hafta) yapılacak her biri 2 saat sürecektir.
3. aşamada
Perspektif genişletme toplantıları
Konferans şeklinde yapılacak bu toplantılarda, kendi alanında ün yapmış isimler değişik konularda, ( insan hakları, hukuk, felsefe, politika, basın vb.) başvurucuların ufuklarını açacak, onlara başka dünya ve algılamaların varlığını gösterecek bilgi ve tecrübe aktarımında bulunacaktır. İki kez yapılacaktır.8 haftalık eğitim bitiminde, eğitimi başarı ile tamamlayan katılımcılara sertifika verilecektir. Katılımcılarla daha sonra, dönem dönem toplanılıp bilgi ve tecrübe paylaşımı yapılacaktır.
Time frame
Her bir grup çalışması 8 hafta sürecektir. Gene daha önceki eğitim çalışmalardan edinilen deneyimler; kısa sürede ve yoğunlaştırılmış olarak yapılan (örneğin 1 veya 2 hafta gibi) çalışmaların ilk etkisinin çok, ancak uzun vadeli etkisinin az olduğunu kanıtlamıştır. Bu nedenle edinilen bilginin hazmedilip, uygulamaya geçirilmesi için daha uzun bir süreye ihtiyaç vardır. Bu nedenle 8 haftalık period tercih edilmiştir.
ilk aşama 4 hafta sürecektir. Haftada 5 saat olmak üzere toplam 20 saatlik eğitim; Cuma günleri 2, Cumartesi günleri 3 saat olarak yapılacaktır.
İkinci aşama da 4 hafta sürecektir. Zira sunum yapacak katılımcıların hazırlanabil meleri için zamana ihtiyaçları olacaktır. Karar tartışmaları cumartesi günleri yapılacak ve 2 saat sürecektir..
Üçüncü aşamadaki konferanslar iki kez yapılacaktır. Bunlar, ikinci aşama süresi içinde ya da, ikinci aşamanın tamamlanmasından kısa bir süre sonra yapılacaktır.
25 er kişilik gruplar halinde yapılacak çalışma 4 kez tekrarlanacaktır. Bu nedenle 4 grubun tamamlanması : 32 hafta ( 8 ay ) sürecektir. Ancak, üçüncü aşamadaki konferansların tamamlanması için 1 aylık ek süre söz konusu olabilir.
Sustainability of the project
İzmir’de kayıtlı 5 bin avukat olup, bunun 100 kişisine eğitim verilecektir. Projenin gerçek anlamda başarılı olabilmesi için ortalama beş yüz avukatın bu eğitimden geçmesi gerekir. Bu nedenle aynı program değişik gruplarla sürdürülebilir. Eğitimci kadrosunun genişliği nedeni ile bunu yürütmek mümkündür.
ĞİTİMCİ KADROSU
- Güney DİNÇ, Avukat – İzmir
- Orhan Kemal CENGİZ, Avukat – İzmir
- Mehmet Nur TERZİ, Avukat – İzmir
- Serkan CENGİZ, Avukat – İzmir
- Hülya ÜÇPINAR, Avukat – İzmir
- Murat Dinçer, Avukat – İzmir
- Nalan Erkem, Avukat – İzmir
- Özlem YILMAZ, Avukat – İzmir
- Halit ÇELİK, Avukat – İzmir
- Özkan YÜCEL, Avukat – İzmir
- Çağlar Akbulut,Avukat- İzmir
- Arif Ali Cangı, Avukat- İzmir
- Noyan ÖZKAN, Avukat – İzmir
- Taner KILIÇ, Avukat – İzmir
- Süleyman ÇETİNTULUM, Avukat – İzmir
- Tahir Elçi, Avukat – Diyarbakır
- Günal KURŞUN, Akademisyen – Ankara
- Levent KORKUT, Akademisyen – Ankara