İnsan Hakları İçin Ceza Yasası Reformu / Proje Hakkında
I-ÖZET:
Türkiye’de yasakoyucu, AB uyum süreci içerisinde insan haklarını ilgilendiren yasal mevzuatında ciddi bazı değişikliklere gitmektedir. Bu kapsamda 5237 sayılı Yeni Türk Ceza Yasası 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Böylece, yeterince demokratik bulunmayan ve bu nedenle 80 yıl boyunca üzerinde sayısız değişiklik yapılmış olan 1926 tarihli 765 sayılı Türk Ceza Yasası geçerliliğini kaybetmiştir. Yeni Türk Ceza Yasası’nın hazırlanmasında, başlangıçta çağın ve demokratik toplumun gereklerine uygun, hak ve özgürlükler konusunda eskisinden daha ileri bir yasa için yola çıkılmıştır. Ancak yasanın hazırlanması sırasında demokratik katılıma gereken önem verilmemiş ve başlangıçtaki amaçlardan sapılmıştır. Yeni Türk Ceza Yasası bazı yönlerden önceki yasalara oranla ileri hükümler içermektedir. Ancak başta ifade özgürlüğü olmak üzere insan haklarını ilgilendiren birçok konuda eski hükümlerin korunduğu, yeni yasanın birçok maddesiyle yeni kısıtlamalar getirdiği ve bu yönüyle eski ceza yasasının da gerisine düştüğü görülmüştür. Özellikle medyaya getirilen yasaklamalar nedeniyle, halkın bilgi alma, kanaat sahibi olma, bilgi ve düşüncelerini paylaşma hakları olmak üzere çok önemli haklar kısıtlanmıştır. Bu durum toplumun farklı kesimlerinde tedirginlik yaratmıştır.
Düşünce ve özellikle de ifade özgürlüğü bütün hak ve özelliklerin korunması anlamında temel öneme sahiptir. Gerek AİHS gerekse diğer uluslararası insan hakları sözleşmeleriyle güvence altına alınan tüm hak ve özgürlüklerin korunması ancak ifade özgürlüğünün güvence altına alınması ile olanaklıdır. 5237 sayılı Yeni Türk Ceza Yasası insan hakları açısından açık ya da potansiyel birçok sakınca içermektedir. Bu nedenle yasanın ayrıntılı olarak tartışılması ve yasa hakkında bir reform çalışması yapılması zorunluluk haline gelmiştir. Bu projeyle, yeni ceza yasasıyla özgürlüklere getirilen kısıtlamalar belirlenecek, bu kısıtlamaların yol açabileceği sonuçların toplumun geniş kesimlerince fark edilmesi sağlanacak, değiştirilmesi önerilen yasa maddelerinin yerine alternatif öneriler üretilecek, yasa yapıcının ve yasa uygulayıcılarının insan hakları temelinde değişim için etkilenmesine çalışılacaktır.
II-ARKA PLAN :
Türkiye’de 1982 Anayasası ile temel hak ve özgürlüklere büyük kısıtlamalar getirilmiştir. Başta ifade ve örgütlenme özgürlüğüne getirilen kısıtlamalarla binlerce üniversite öğrencisi, hukukçu, yazar, politikacı yargılanmış, cezaevlerinde tutulmuştur. Toplumun sesinin kısılmaya çalışılması, baskının yoğunluğu, basına uygulanan sansür nedeniyle yolsuzluklar, insan hakları ihlalleri uzun süre gizli kalmıştır.
Son yıllarda yeniden gündeme getirilen AB’ne girme perspektifi ile ülkede bir reform süreci başlatılmıştır. Bu süreçde birbirini izleyen reform paketleriyle ceza yasası da dahil olmak üzere bir çok temel yasada kapsamlı değişikliklere gidilmiştir.
Ancak hükümetlerin temel amacı AİHS ve hukukun ulaştığı evrensel değerlere uygun bir dönüşüm sağlamaktan çok, AB’ne katılmayı sağlamaya yönelik asgari iyileştirmeleri gerçekleştirmek olmuştur. Bu nedenle de yapılan iyileştirmeler bütünsellikten uzak ve çelişkilerle doludur. Gerek ceza yasası gerekse ceza usul yasası ile bir yandan çağdaş iyileştirmelere gidilir iken diğer yandan ifade özgürlüğü gibi en temel alanlarda, 1980 darbesi döneminin yasalarına paralel düzenlemeler getirilmiştir.
Türkiye’de insane hakları ve demokrasiyi korumak ve geliştirmek için bu olumsuz değişikliklere karşı çıkmak son derece önemlidir.
III-PROJENİN AMAÇLARI/HEDEFLERİ:
Yeni Ceza Yasası’nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Türkiye’nin taraf olduğu diğer uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan hak ve özgürlükler, özellikle de ifade özgürlüğü önündeki kısıtlamaları kaldırmadığı görülmüştür. Bu durum, Türkiye’nin Katılım Yönünde İlerlemesi Hakkında 2004 Yılı Düzenli Raporu’nda “Yeni Ceza Yasası, genel olarak ifade özgürlüğü konusunda sınırlı ilerleme sağlamaktadır. İfade özgürlüğünü kısıtlamak için sık sık kullanılmış olan ve potansiyel olarak AİHS’nin 10. maddesi ile çeliştiği sonucuna varılan maddeler muhafaza edilmiş ya da çok az değişikliğe uğramıştır” şeklinde ifade edilmiştir.
Bu değerlendirme ışığında, başta hukukçular olmak üzere sivil toplumun temsilcileri ile yeni ceza yasasının tartışılması, anti – demokratik maddelerin belirlenmesi ve alternatif üretilmesi zorunluluğu doğmuştur.
Bu proje, ceza yasası alanında, insan haklarını temel alan demokratik bir değişim için aşağıdaki sonuçlara ulaşmayı ve toplumda bir değişim bilinci amaç edinmektedir. Bu düşünceleri akılda tutarak, projenin amaçları aşadğıdaki şekilde özetlenebilir:
* Yasama organını etkilemek: Yasama organını yasaların hazırlanmasında toplumsal katılıma öncelik vermeye özendirmek. Ceza yasalarını insan haklarına ve demokratik toplumun gereklerine uygun forma sokmak için değiştirmeye ikna etmek. Bunun için öncelikle ceza yasası konusundaki sorunları ve çözüm önerilerini belirleyen çalışmaları bir kitapçık halinde yayınlamak. Bu kitapta yer alan alternatif yasa önerileri konusunda lobi çalışması yapmak.
* Yasa uygulayıcılarını etkilemek: Bölgelerdenceza yasası çalışmalarına katılacak hukukçular ve akademisyenler aracılığıyla alternatif önerileri yargılama makamlarına iletmek ve davalarda tartışmak. Yasa uygulayıcılarında, yasanın insan hakları temelinde ve uluslararası insan hakları sözleşmeleri ile uyumlu biçimde yorumlanması, bu değerlere aykırı maddelerin değişmesi yönünde bilinç ve istek oluşturmak, değişim için harekete geçmelerini sağlamak.
* Kamuoyu oluşturmak: Yasama organı ve yasa uygulayıcılarını etkilemek için TCY’ da yer alan ve çağdaş hukuk ilkelerine, uluslararası insan hakları sözleşmelerine ve insanlığın ulaştığı evrensel değerlere aykırı düzenlemelerin saptanarak kamuoyunda tartışılması, alternatiflerinin üretilmesi ve kamuoyunda bu yönde değişim bilinci oluşturulması. Bu amaçla, ceza yasasından en fazla zarar görme riski taşıyan gruplardan olan, yazılı ve görsel basın mensuplarıyla işbirliği geliştirmek. Sorunun basında yer almasını ve tartışılmasını sağlamak.
IV-PROJE AKTİVİTELERİ:
1. Ön Çalışma:
Hazırlık aşamasında uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve ceza hukuku alanında çalışan, deneyimli hukukçular ile aydınlardan seçilecek beş kişiyle bir Yasa Çalışma Grubu oluşturulacaktır.
Yasa Çalışma Grubu, öncelikle, yeni ceza yasası konusunda akademisyenler, hukukçular, insan hakları savunucuları, sivil toplum kuruluşları ve aydınlar tarafından şimdiye kadar yapılan tüm çalışma ve görüşleri derleyecektir. Grubun hazırlık çalışması iki ay sürecektir.
Derlenen bu çalışma ve görüşlerden yararlanılarak, ceza yasası bir ön incelemeden geçirilecektir. Ön inceleme sonuçları ve toplanan materyaller oluşturulacak web sayfasında da yayınlanacaktır.
Böylece Türk Ceza Yasası, düşünce, ifade, din, inanç ve örgütlenme özgürlüğü temelinde, toplumun farklı kesimlerinin bakış açısıyla taranacak, sorun alanları saptanacak, değiştirilmesi veya çıkarılması önerilen maddeler belirlenecektir.
Dört bölgede yapılacak atölye çalışmalarından çıkan sonuçların tartışılacağı sonuç ve değerlendirme toplantısına, bölge temsilcilerinin yanı sıra yasa çalışma grubunun üyeleri de katılacaktır.
Son atölye çalışmasından çıkacak sonuçların bir kitapçık haline getirilmesi de yine Yasa Çalışma Grubu tarafından üstlenilecektir.
2. Web Sayfası Oluşturmak:
Türk Ceza Yasası’nın projenin amaçladığı çerçevede tartışılacağı, bu alanlardaki eleştiri ve önerilerin paylaşılacağı bir web sayfası hazırlanacaktır.
Proje için yeni ve bağımsız bir web sitesi oluşturulmayacak, İnsan Hakları Gündemi Derneği’nin mevcut web sitesi içinde (
) kapsamlı bir bölüm oluşturulacaktır. Bu yöntemin web erişiminde yaygınlığı sağlama ve maliyetleri düşürme açısından daha yararlı olacağı öngörülmektedir.
Web sayfasında öncelikle projenin tanıtımı yapılarak çalışmanın amaç ve hedefleri anlatılacaktır.
Sayfadan baroların ve sivil toplum örgütlerinin sayfalarına linkler verilecektir.
Buna ek olarak, web sayfasında, Yasa Çalışma Grubunca derlenen görüş ve değerlendirmelerin yer alacağı bir bölüm oluşturulacaktır. Bu bölümdeki veriler ışığında ceza yasası web ortamında da tartışmaya açılacaktır.
Sayfanın hazırlanmasındaki amaç, Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan, farklı meslek gruplarına mensup kişilerin ceza yasasına ilişkin görüşlere ulaşabilmesini ve bu konuda kendi görüşlerini sunabilmesini sağlamak; toplumun geniş kesimlerinin farklı görüşleri arasında etkileşim ve tartışma ortamı yaratmaktır.
Web sayfasındaki tartışmalardan çıkacak sonuçlar, atölye çalışmalarında değerlendirilecektir.
3. Projenin Tanıtımı:
Proje ile amaçlanan hedeflere ulaşmada medyanın desteği önemlidir. Bu nedenle proje süresince de medyaya bilgi akışı sağlanacak, konuya duyarlı medya mensupları ile sürekli iletişim içinde bulunulacaktır.
Projenin başlangıcından bir ay önce medyayı bilgilendirme çalışmalarına başlanacak; ulusal ve yerel basına projenin amaçları, kapsamı ve aktiviteler hakkında bir bilgilendirme metni gönderilecektir.
Projenin başlangıcında, tüm ulusal ve yerel medya temsilcilerine yönelik bir bilgilendirme ve tanıtım kokteyli düzenlenecektir.
Ayrıca her bir atölye çalışmasına ulusal ve yerel basın mensupları davet edilecektir.
Projenin sonunda hazırlanacak rapor da basına bir kokteyl ya da kahvaltılı toplantı ile tanıtılacaktır.
4. Bölge Atölye Çalışmaları:
Ocak 2006 ile Haziran 2006 arası dört ayrı bölgede atölye çalışmaları yapılacaktır. Atölye çalışmaları her bölgede bir kez yapılacak ve her bir çalışma iki gün sürecektir.
Bu çalışmalara katılacak kişilerin belirlenmesi için, proje başlangıcında, o bölgedeki barolar ve sivil toplum örgütleri ile iletişim kurulacaktır.
Katılımcıların, mümkün olduğu ölçüde, insan hakları ve ceza hukuku alanlarında deneyimli akademisyenler, hukukçular, aydınlar ile sivil toplum temsilcilerinden olmasına özen gösterilecektir.
Atölye çalışmalarına her bölgede 15 kişinin katılımının sağlanması planlanmaktadır.
Dört bölgede yapılacak atölye çalışmalarında, öğleden önce ve sonra olmak üzere, günde iki oturum yapılacaktır.
İlk oturumda kısaca proje tanıtılacak, özellikle de projeden neyin amaçlandığı aktarılacaktır. Katılımcılar web sayfasındaki tartışmalar ve sonuçları hakkında da bilgilendirilecek, ardından tartışılacak maddelere geçilecektir. Dördüncü oturumun son saatinde, ulaşılan sonuçlar değerlendirilecek ve bir sonuç bildirisi oluşturulacaktır.
Toplantılar arama yöntemiyle yapılacak ve dört bölge toplantısını da arama toplantıları konusunda deneyimli bir uzman yönetecektir.
Toplantıların tümüne bu uzmanın yanı sıra proje koordinatörü ile koordinatör asistanı ya da çalışma grubundan bir hukukçu katılacaktır.
Atölye çalışmalarında hedeflenen, yasama tekniği ile yeni yasa maddeleri oluşturmak değildir. Çünkü bu tür bir hedef için, ayrıntılı teknik çalışmalar yapılması ve çok uzun çalışma süresi gerekmektedir.
Proje kapsamında yapılacak çalışmalarda asıl hedeflenen, yasada nelerin ve neden değiştirilmesi gerektiği, bunların yerine konulması gerekenlerin ne olduğu hakkında gerekçeli önermeler geliştirmektir.
5. Sonuç ve Değerlendirme Toplantısı:
Bölge atölye çalışmalarından sonra, bu toplantılardan çıkan sonuçların değerlendirilmesine ve görüşlerin birleştirilmesine yönelik bir sonuç ve değerlendirme toplantısı yapılacaktır.
Haziran ayı sonunda yapılacak iki günlük bu toplantıya, Yasa Çalışma Grubunun yanı sıra her bölgeden, önceki bölge toplantılarında yer almış iki temsilci katılacaktır.
Bu toplantıda arama yöntemi uygulanmayacaktır. Toplantının birinci günü, ilk oturumda, bölge toplantılarında ortaya konan sonuçlar gözden geçirilerek kategorize edilecek, ardından katılımcılar gruplara ayrılarak işbölümü yapılacaktır. Öğleden sonraki oturumda, gruplar paylaşılan maddeler üzerinde bağımsız olarak çalışacaktır.
Birinci günün son saati değerlendirmeye ayrılacak, bu bölümde gruplar çalışmalarını ortaklaştıracaktır. Çalışmanın ikinci günü sabah oturumu da bağımsız grup çalışmaları şeklinde yapılacaktır. İkinci gün öğleden sonraki oturumda tüm çalışmalar birleştirilerek ortak hale getirilecek ve son değerlendirmeler yapılacaktır.
Bu sonuç toplantısı ile ulaşılan sonuçlar, yasa çalışma grubu tarafından rapor haline getirilecek, daha sonra bir kitapçık olarak yayınlanacaktır.
6. Kitapçık Hazırlanması ve Tanıtımı:
Çalışmaların sonunda oluşturulacak olan yasa değişikliği önerileri, bir bilgilendirme toplantısıyla basına tanıtılacak; böylelikle saptanan sorunlar ve çözüm önerileri konusunda kamuoyu desteği sağlanacaktır.
Basında konuya dikkat çekilmesi, yayımlanacak kitabın ve dolayısıyla çözüm önerilerinin de hedef gruplar tarafından daha dikkatle okunması ve incelenmesi açısından büyük yarar sağlayacaktır.
Ayrıca kitapçık, başta milletvekilleri ve yüksek yargı mensupları olmak üzere ilgili kişi ve kuruluşlarla, ulusal ve uluslararası HDK’lara da dağıtılacaktır.
V- DEĞERLENDİRME PLANI
Proje süresince, üçer aylık periyodlarla rapor hazırlanması ve sunulması öngörülmektedir. Proje sonunda hem anlatımsal (narrative) ve hem de harcamalara ilişkin ayrıntılı mali rapor sunulacaktır.
Projenin etkisini ölçmek amacıyla
* Basın ve medyada çıkan haberlerin nitelik ve niceliksel takibi gerçekleştirilmesi,
* Meclis önerge ve tartışmalarına atölye çalışması sonuçlarının ne denli yansıdığının izlenmesi düşünülmektedir.
VI- ÖRGÜTSEL ARKA PLAN:
İnsan Hakları Gündemi Derneği (İHGD) Türkiye’nin her tarafından tanınmış insan hakları savunucularının hem Türkiye hem de yurtdışında faaliyet göstermek üzere biraraya gelmesiyle Izmir’de 2003’te kuruldu. İnsan haklarını bütün ideolojik ve politik kaygıların üzerinde bir değer olarak kabul eden İHGD, insane haklarının geliştirilebilmesi için sorunların kaynaklarının daha iyi anlaşılması ve bu sorunları çözmek üzere yeni starteji ve taktikler geliştirilmesi gerektiğine inanmaktadır. İHGD uygulayıcı kim olursa olsun ve ne tür bie gerekçe öne sürerse sürsün her türlü şiddeti kategorik olarak reddeder. Dolayısıyla İHGD devletlerin olduğu gibi silahlı muhalif grupların insane hakları ihlallerini de mahkum eder.
İHGD nisbeten yeni kurulmuş olmasına karşın seçkin üyeleri sayesinde deneyimli bir STK’dır. Bunlardan bazıları: Mazlum-Der eski başkanı (Yilmaz Ensaroglu), Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi eski ve şimdiki genel başkanları (Mehmet Nur Terzi ve Levent Korkut), Diyarbakir Barosu başkan yardımcısı Tahir Elci, Meclis İnsan Hakları Komisyonu Sözcüsü milletvekili Faruk Unsal ve Londra’daki Kürt İnsan Hakları Projesi eski danışmanı ve İzmir Barosu İnsan Hakları Merkezi eski başkanı, başkanımız Orhan Kemal Cengiz.
İHGD şuan uluslararası insan hakları hukukunun içerde uygulanması üzerine avukatların eğitimi konusunda çalışmaktadır. İHGD’nin çalışmaları ve yapısı hakkında daha fazla bilgi İHGD websitesinin İngilizce sayfalarında bulunabilir:
http://www.rightsagenda.org/main.php?lg=en
İnsan Hakları Gündemi Derneğinin tüzüğünde ilgili maddeler şöyledir:
İnsan Hakları Gündemi Derneği Tüzüğü (temel maddelerden alıntılar)
Derneğin adı ve Merkezi
Madde 1 – Örgütün adı “İnsan Hakları Gündemi Derneği’dir”. Merkezi İzmir’dir. Ülke içi ve dışında şubeler açabilir. Ulusal/uluslararası federasyon, konfederasyonIara ülke içi ve dışında benzer organizayonlara katılabilir.
Derneğin Amacı
Madde 2 – Derneğin amacı din,dil, cinsiyet, cinsel yönelim, ırk veya ulusal kimlik ayrımı yapmadan faaliyet göstermek, insan haklarını hertürlü ideolojik ve politik perspektifin üzerinde görmek; BM İnsan Hakları Evrensel Sözleşmesini, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ve diğer uluslararası insane hakları sözleşmeleri, belgeleri, ilkeleri ve uygulamalarını kabul etmek ve geliştirmek, insan hakları değerlerini geliştirmek ve ilerletmek ve insane hakları ihlallerine karşı mücadele etmek.
Derneğin Faaliyet Alanı ve Biçimleri
Madde 3 – Dernek insan hakları ve özgürlüklerinin, insanhakları yasaları ve demokrasinin geliştirilmesi için gerekli gördüğü bütün konularda çalışma yapabilir.
Amaşlarına ulaşmak için dernek şu alanlarda çalışma yapabilir:
a) İnsan hakları ve özgürlükleri ile insan hakları yasası ve demokrasi üzerine her türlü araştırma ve çalışma;
b) Amaçlarıyla ilişkili açık tartışmalar, konferanslar, seminer, panel, sempozyum, toplantı ve gösteriler, konser, sergi vb düzenleyebilir, materyal yayımlayabilir, yarışma düzenleyebilir, ödül verebilir; amacına uyguın araştırma ve geliştirme merkezleri ve benzer kuruluşlar açabilir, Madde 2’deki amacını yerine getirmek için ticari girişimlerde bulunabilir.;
c) İşbirliği yapmaya karar verdiği diğer örgütlerle veya kendi başına kampanyalar organize edebilir, ortak faaliyet ve toplantılar yürütebilir;
d) Barınma, dinlenme, eğlence ce sosyal-kültürel aktiviteler için hizmet sunabilir ve tesis açabilir ve işletebilir;
e) Yurt içi ve dışında diğer özel veya kamu kurum ve örgütleriyle işbirliği yapabilir;
f) Emlak veya taşınabilir mülk alabilir satabilir, mülkleri üzerinde yasal idare hakkını kullanabilir;
g) Proje temelli faaliyetler düzenleyebilir, ulusal veya uluslararası projeler oluşturabilir, derneğin amaçlarına uygun şekilde ulusal ve ulslararası organizasyonlardan fon Kabul edebilir bunlara fon aktarabilir;
h) Bağış Toplama yasası ve ilgili mevzuata uygun olarak yardım ve bağış toplayabilir;
i)personel işe alabilir ve işten çıkarabilir .
VII-PROJE UYGULAYICILARI:
Proje Koordinatörü:Ceza hukuku konusu ve insan hakları konularında deneyim ve birikimi olan, söz konusu çalışmaya liderlik yapabilecek olan bir avukat proe koordinatörü olarak görevlendirilecektir.
Proje koordinatörü şu fonksiyonları icra edecektir:
Ön hazırlık için beş hukukçunun belirlenmesi, hukukçu Yasa Çalışma Grubunun toplantılarının organizasyonu. Ceza yasasının ön incelemesinde yol gösterici önerilerin geliştirilmesi, çalışma programının oluşturulması. Web sayfasındaki tartışma ve görüşlerin izlenmesi. Toplantıların organizasyonu, katılımcıların belirlenmesi, katılımcılarla iletişim, katılım kontrolü. Seyahat ve konaklamaların organizasyonu, her türlü sekreteryal görevler.
VIII-ÇALIŞMA PLANI:
Çalışma planının üç aşamalı olması düşünülmektedir.
1.Aşama – Hazırlık:
a) Brifing Metinlerinin Hazırlanması (Eylül 2005)
Projenin 1 Ekimde başlaması öngörülmektedir. Bu nedenle ön hazırlıklara Eylül ayında başlanacak ve bu ay içinde projenin tanıtımına yönelik brifing metinleri hazırlanarak basına gönderilecektir.
b) Tanıtım, Web sayfası ve Atölye Çalışmalarına Hazırlık (Ekim- Aralık 2005)
İlk olarak proje basına tanıtılacaktır. Bu tanıtımın bir kokteyl ile yapılması düşünülmektedir.
Ekim ayında web sayfasının oluşturulması için TCY hakkında yayınlanmış görüş ve eleştiriler araştırılarak toplanacaktır. Derlenen görüş ve eleştiriler belli bir plana göre düzenlenerek web sayfası hazırlanacaktır.
Aynı zamanda atölye çalışmalarının katılımcılarını belirlemek için ön çalışmalar da başlatılacaktır. Bu amaçla barolar, sivil toplum örgütleri, akademisyenler ile yazışarak proje hakkında bilgi verilecek ve çalışmalara davet edilecektir. STK lardan atölye çalışmalarına katılacakların isimlerini bildirmeleri istenecektir. Projeye olumlu yaklaşan örgüt ve kişilere katılım formları gönderilerek katılımcıların kayıtları yapılacaktır. Katılım formları ile katılımcıların iletişim bilgilerine ulaşılmış olunacaktır.
Kasım ve Aralık aylarında tüm atölye çalışmalarına katılacaklar belirlenmiş olacaktır. Atölye çalışmalarına katılacakların ilgilerini canlı tutmak ve çalışmaya hazırlıklı gelmelerini sağlamak için katılımcılarla iletişim sürdürülecektir. İletişim adreslerine tartışma konuları ile ilgili düzenli bilgi aktarımı sağlanacaktır.
Atölye çalışmalarının yapılacağı mekânlar belirlenerek gerekli organizasyonlar yapılacaktır.
2.Aşama – Atölye Çalışmaları ve Sonuç Toplantısı:
Atölye çalışmaları, dört farklı bölgede yapılacak bölgesel atölye çalışmaları ile sonuçların değerlendirileceği son atölye çalışması olmak üzere ikişer günlük beş ayrı çalışma şeklinde yapılacaktır.
Bölgelerdeki atölye çalışmaları Ocak 2006-Haziran 2006 tarihlerinde yapılacaktır. Sonuçların değerlendirileceği son atölye çalışması da Haziran 2006 da yapılacaktır.
3.Aşama – Değerlendirme Raporu ve Yayın Çalışması:
Temmuz 2006-Eylül 2006 tarihlerinde, yasa çalışma grubu, atölye çalışmalarından elde edilen sonuç raporunu yazarak basıma hazırlayacaktır. Yasa Çalışma Grubu tarafından hazırlanacak olan alternatif ceza yasasının bir kitapçık olarak iki bin adet basılması planlanmaktadır. Bunun yanısıra, proje sürecini ve sonuçları içeren bir CD hazırlanarak en az beş yüz adet olmak üzere çoğaltılacaktır.
Projemize sağladığı mali destek nedeniyle merkezi Washington’daki “
National Endowment for Democracy
”e müteşekkiriz.
İHGD adına imzalayan, İHGD Başkanı, Orhan Kemal Cengiz.