12.06.2024
9 Haziran 2024 tarihinde 4. Eskişehir Onur Yürüyüşü için bir araya gelen aktivistlerin ve hak savunucularının yapmak istediği basın açıklaması, etkinlik alanının basın açıklaması ve yürüyüş alanı olarak belirlenen alanlar arasında bulunmadığı iddiasıyla engellendi. 10 hak savunucusu işkence ve diğer kötü muamele eşliğinde gözaltına alındı.
Aralarında ağımızın üyesi ‘Yaşam Bellek Özgürlük Derneği’nde örgütlü hak savunucularının da olduğu kişilere, gözaltı işlemi sırasında ters kelepçeyle bekletme, tuvalet kısıtlılığı vb. işkence yöntemleri uygulandı, avukatların su verme girişimleri dahi polis engeliyle karşılaştı. Müvekkiliyle görüşmek isteyen avukatlara “Görüştürmüyorum, bu benim inisiyatifim” yanıtı verildiği basına yansıdı.
Gözaltına alınan 10 kişiden 4’ü ifade işlemlerinin ardından aynı gün içinde serbest bırakılırken, 3’ü hakkında tutuklama istemiyle olmak üzere 6 kişi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. 5’i hakkında imza verme ve yurtdışına çıkış yasağı gibi adli kontrol tedbiri kararı verilerek bu kişilerin tamamı mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Ancak gece geç saatlere kadar makul bir neden olmaksızın polis tarafından bekletildikten sonra ulaşım olanağının sınırlı olduğu bir mahalden serbest bırakıldılar.
2015 yılından beri Onur Ayı etkinlikleri ve yürüyüşlerine Türkiye çapında getirilen yasaklar ve gökkuşağı bayrağına yönelik engellemelerle LGBTİ+ hak savunuculuğu bir suç unsuru haline getirilmeye çalışılmaktadır. Biliyoruz ki, 4. Eskişehir Onur Yürüyüşüne getirilen yasak ve gösterilen polis şiddeti LGBTİ+ hak savunuculuğunu suçlulaştırma girişimlerinin devamı niteliğini taşımaktadır. Eskişehir’de Onur Yürüyüşünü düzenleyen aktivist ve hak savunucularına mahkemenin adli kontrol tedbirleri ile adeta suçlu muamelesi yapması bu arkadaşlarımızın verdiği hak mücadelesinin gerekliliğini ve önemini bizlere bir kez daha göstermektedir. Ayrıca, 2024 Haziran Ayının ilk Onur Yürüyüşü olan 4. Eskişehir Onur Yürüyüşünde yapılmak istenen basın açıklamasına yönelik bu müdahale, önümüzdeki günlerde diğer illerde düzenleneceği duyurulan Onur Yürüyüşlerine karşı şimdiden bir caydırıcı etki yaratma amacını gütmektedir.
İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı olarak barışçıl toplantı ve gösteri yapma hakkına yapılan her türlü müdahalenin karşısında olduğumuzu bir kez daha yineliyoruz. Toplantı ve gösteri yürüyüş alanlarını belirleme yetkisi valiliklerde değil hak sahiplerindedir. Belirlenen alanlarda gerçekleşmediği iddiasıyla barışçıl toplantılara yapılan müdahaleler insan haklarına aykırıdır. Her sene Onur Ayı olarak da anılan Haziran ayında sokakları LGBTİ+ hakları savunucuları ve aktivistleri için şiddet mekanlarına çeviren polis şiddetini kınıyor, başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere yetkilileri, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış olan barışçıl toplanma ve gösteri yapma hakkını korumak için taahhüt ve yükümlülüklerini yerine getirmeye, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını uygulamaya, anayasal güvenceleri ihlal ederek işkence ve diğer kötü muamele eşliğinde yakalama ve keyfi gözaltı uygulayan kolluk amir ve memurları hakkında derhal etkin soruşturma başlatmaya çağırıyoruz.
17 Mayıs Derneği, Civil Rights Defenders, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Göç İzleme Derneği, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Kadının İnsan Hakları Derneği ( KİH ), Kadın Zamanı Derneği, Kaos GL, Lambdaistanbul LGBTİ+ Dayanışma Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, Özgürlük için Hukukçular Derneği, P24 Bağımsız Gazetecilik Derneği, Research Institute on Turkey, Rosa Kadın Derneği, Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD), Sivil Alan Araştırmaları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, Üniversiteli Kuir Araştırmaları ve LGBTİ+ Dayanışma Derneği, Yaşam Bellek Özgürlük Derneği