Deniz Poyraz Davası 18 Temmuz 2022 İzlem Raporu

DENİZ POYRAZ DAVASI

MAHKEME: İZMİR 6. AĞIR CEZA MAHKEMESİ

DOSYA NO: 2021/313 E.

18.07.2022 TARİHLİ DURUŞMA

OLAY ÖZETİ

17 Haziran 2021 tarihinde, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir il binasına, saat 11.00 sıralarında, Onur Gencer adında bir kişi saldırıda bulunmuş ve parti merkezinde bulunan parti çalışanlarından Fehime Poyraz’ın kızı Deniz Poyraz’ı öldürmüştür. Deniz Poyraz’ın öldürülmesi ve HDP il binasına yapılan silahlı saldırı hakkında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılarak, 29.09.2021 tarihinde bir iddianame hazırlanmış, iddianame ile şüpheli Onur Gencer ‘in kasten öldürme, işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçları yönünden cezalandırılması talep edilmiştir. Şüpheli Onur Gencer soruşturma aşamasında bir gün gözaltında kalmış, olayın ertesi günü çıkarıldığı İzmir 3. Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanmıştır.

OLAY ÖNCESİ

Basına yansıyan haberler ve HDP İzmir İl Eş Başkanı Kadir Baydur’un olay sonrası basına yaptığı açıklamalardan edindiğimiz bilgiye göre, olay öncesi parti binası önünde çocuklarının terör örgütü tarafından kaçırıldığını iddia eden anne babaların çadırlı nöbet eylemleri olmuş, bu eylemler sırasında parti çalışanları ve parti kimliği hedef olarak gösterilmiştir. Yine basına yansıyan haberlerden ve parti görevlilerinin beyanından edindiğimiz bilgiye göre, bu eylemlerin provokatif olduğu ve sonlandırılması gerektiği talebi defalarca İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’ne iletilmiştir. Olay öncesi parti il binası önünde eylemler belli aralıklarla devam ediyor ve polis bina önünde nöbet tutuyordu.

DURUŞMA ÖNCESİ

Saat 8.30 civarında İzmir Adliyesi C kapısı önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya çok sayıda avukat, baro başkanları, HDP İl ve İlçe teşkilatı üyeleri, HDP milletvekilleri Serpil Kemalbay, Sezai Temelli, İHD Onursal Başkanı Akın Birdal ve çok sayıda parti ve sivil toplum temsilcileri ile davayı ilk günden itibaren takip eden kadın örgütleri yer aldı.

Basın açıklaması yapıldığı sırada kulaktan kulağa sabah saatlerinde adliye binasının önüne eli silahlı bir kişinin geldiği ve güvenlik tarafından yakalandığı bilgisi yayıldı. Duruşmayı izlemeye gelen çok sayıda kişi bu kadar güvenlik önlemi içinde eli silahlı bir kişinin kendilerine bu kadar yaklaşılmasına izin verilmesine tepki gösterdi.

DURUŞMA SIRASINDA

Saat 09.00’da başlaması gereken duruşma saat 10.09’da katılan vekillerinin yoklamasıyla başladı. Seyircilere dönük olarak 8 jandarma ve 2 polisin olduğu görüldü. En ön iki sırada sivil polisler, üniformalı

polis ve jandarma oturmaktaydı. HSK’nın yaptığı atamalar sebebiyle eski mahkeme başkanın başka bir mahkemeye atandığı, kıdemli üyenin bu celsede başkan olacağı öğrenildi.

Heyet oybirliği ile duruşmanın SEGBİS aracılığıyla kayıt alınmasına karar verdi.

Sanığın bu kez duruşma salonuna getirildiği görüldü. (Sanık, bir önceki celse cezaevinden SEGBİS aracılığı ile duruşmaya katılmıştı.) Salonda sanık müdafi, Deniz Poyraz’ın anne, baba ve kardeşleri, müşteki avukatları, HDP milletvekilleri ve İzmir İl Başkanlığını temsilcileri ile çok sayıda avukat, Baro Başkanları ve sivil toplum temsilcileri katıldı.

Bir önceki duruşmada dile getirilen heyetin reddi isteminin İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesince reddedildiği görüldü. Ayrıca, 29.04.2022 tarihli dördüncü celseye ilişkin SEGBİS kayıtlarının bilirkişi aracılığıyla çözümlendiği ve duruşma sırasında suç içeren söz ve davranışta bulunduğu düşünülen kişiler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu görüldü.

Yoklamanın ardından geçen celse kalınan yerden, yani sanığa katılan vekillerinin soru sorma aşamasından devam olundu.

İlk soruyu sormak üzere söze başlayan müşteki vekillerinden   Av. İmdat Ataş, öncelikle soruşturma aşamasının yüzeysel yürütüldüğünü, iddianamenin eksiklikler içerdiğini, bu yüzden çok sayıda soru hazırladıklarını söyledi. Av. İmdat Ataş adliye önünde gerçekleştirilmeye çalışılan silahlı saldırı girişiminden de bahsederek sanığa sorularını yöneltmeye başladı.

Ataş’ın sanığa ilk sorusu, kullandığı telefon numaralarının ne olduğu iken, sanık ‘‘Bebek katili Öcalan’ın evlatları ve müritleri’ şeklinde söze başlayınca, mahkeme başkanı, sanığı yalnızca sorulara cevap vermesi hususunda uyardı. Bunun üzerine sanık bu soru dahil peşi-sıra sorulan bir dizi soruya cevap vermeyi reddetti.

Sanık, duruşma boyunca kendisine yöneltilen yaklaşık bin sorunun pek çoğunu yanıtsız bıraktı. Sorular içerisinde önemli olduğunu düşündüğümüz bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

Av. İmdat Ataş: Yurtdışı görevlendirmesine seçilmenizde hangi özelliğinizin etkili olduğunu düşünüyorsunuz?

Sanık Onur Gencer: Üstün zekam (Sanığın alaycı ve rahat tavırları dikkat çekiciydi).

Av. İmdat Ataş: Sosyal medya hesaplarınızdan Instagramda cephede uzun namlulu silahlarla çekilmiş fotoğraflarınız var. Fotoğraftaki silahı kimden, nerede aldınız?

Sanık Onur Gencer: Arkadaşlardan.

Av. İmdat Ataş: İkinci duruşmada ifade verdiğinizde size ve bir yarbaya karşı suikast girişimi olduğunu söylediniz.

Sanık Onur Gencer: Her zaman olan şeyler Suriye’de.

Av. İmdat Ataş: Bu olayın ne zaman, nerede, nasıl gerçekleştiğini anlatabilir misiniz?

Sanık Onur Gencer: Sizinkilere sorun onlar daha iyi anlatır.

– Av. İmdat Ataş’in sorularının arkasından Av. Özkan Yücel soru sormak isteyince mahkeme başkanı, “Geçen celse doğrudan soru yöneltecek kişilerin isimlerini netleştirmiş, karar almıştık. Siz bunların arasında yer almıyorsunuz, o yüzden siz soru soramazsınız” dedi. Yetki belgesi olduğunu söyleyen Av. Özkan Yücel, yetki belgesinin vekaletnamede yer alan yetkilerin tamamını kapsadığını söyledi. Ancak başkan vekaletnameli vekiller varken yetki belgeli vekillerin soru soramayacağını yineledi. Seyirciler arasındaki avukatlar da dahil olmak üzere yetki belgeli/vekaletnameli avukatlar bu karara karşı çıktılar.

Av. Türkan Aslan Ağaç’ın ‘’Hukuku uygulayın,’’ demesi üzerine; mahkeme başkanı “Uyguluyoruz, zaten 4. celseye geldik bir arpa boyu yol kat edemedik” dedi. Av. Türkan Aslan Ağaç devam ederek; “O zaman bizler vekaletnamede ismi geçen avukatlar olarak duruşma salonundan çıkacağız, sizler devam edersiniz artık. Bundaki ısrarın sebebi, soruşturmada sanığa soru sorulmadı, mahkemeniz de beş dakikada bitirdi. Vekil ayrımı yapmak hukuka aykırıdır, bu kararınızdan rücu edin” dedi.

Mahkeme başkanı ve avukatlar arasında yaşanan uzun tartışmadan ve verilen 15 dakika aradan sonra sonra, Av. Özkan Yücel aralarından yetki belgeli/vekaletnameli ayrımı yapılmaksızın altı avukat seçtiklerini, sadece bu altı avukatın soru soracağını söyledi. Mahkeme başkanının bu öneriyi kabul etmesi üzerine sanığa tekrar sorular sorulmaya başlandı.

Av. Özkan Yücel: Duruşmanın başından beri planlayarak bu işi gerçekleştirdiğinizi, keşke daha fazlasını yapabilseydim falan dediğinizi gördük, ama bu duruşma salonunda maalesef sanki o cesaretiniz ortadan kaybolmuş gibi korkuyla hareket ediyorsunuz. Her hücrenize (…)

Hâkim (Baskan): Soru soralım Avukat Bey.

Av. Özkan Yücel: Soracağım hemen soracağım. Soruyla bağlantılı bir şey söylüyorum Sayın Yargıç.

Hâkim (Baskan): Sadece soru soralım.

Av. Özkan Yücel: Havadan sudan evet. Esamennu Muhammed, Fatma Hacı Muhammad ve Abdo Aci ile Suriye’de mi tanıştınız?

Sanık Onur Gencer: Kendilerini tanımıyorum.

Av. Özkan Yücel: Fatma ve Abdo bunlar Kemalpaşa’dan. Tanımıyorum dediğiniz bu kişilerle Esamel Muhammed ile Suriye’de sinyal var. Görüşme sinyalleriniz var. Baz sinyalleriniz var. Tanımıyorum dediğiniz bu kişiyle görüşmenizi nasıl açıklayacaksınız?

Sanık Onur Gencer: Onu soruşturma yapanlara sorun.

Av. Özkan Yücel: Gamze Açar’ı tanır mısınız?

Sanık Onur Gencer: Evet

Av. Özkan Yücel: Nereden tanıyorsunuz?

Sanık Onur Gencer: Cevap yok.

Av. Özkan Yücel: Gaziantep’te bulunduğunuz süre içerisinde bu kişiyle görüştünüz mü?

Sanık Onur Gencer: Sayın Başkan bu özel bir soru itiraz ediyorum.

Av. Özkan Yücel: Sizin itiraz hakkınız yok. Usulü bize öğretmeyin. Soruya cevap verir ya da vermezsiniz.

Sanık Onur Gencer’in müdafii: Ben itiraz ediyorum.

Av. Özkan Yücel: Siz mi itiraz ettiniz meslektaşım?

Sanık Onur Gencer’in müdafii: İtiraz ediyorum

Av. Özkan Yücel: İtiraz gerekçenizi de iletirseniz zapta geçsin o da.  Ona göre itiraz sebebini öğrenelim Sayın Başkanım.

Sanık Onur Gencer: İtiraz sebebi can güvenliği zarar vermeyin diye.

Av. Özkan Yücel: Gerekçesini meslektaşım söylesin, bizde o gerekçeye karsı beyanımız varsa söyleyelim, karar elbette sizin 201 uyarınca ama neden itiraz edildiği konusunda da bir bilgi sahibi olmamız lazım.

Sanık Onur Gencer müdafii: Sanığın cevaplamak istemediği bir soruyu ısrarla tekrar sorduğu için katılan vekilinin bu sorusuna itiraz ediyoruz.

Hâkim (Başkan): Evet gereği görüşülüp düşünüldü. Sorunun yönetilmesinin iddianame konusu olayla doğrudan ilgisi olmadığından itirazın kabulüne

Av. Özkan Yücel: Kimlerle görüştünüz?

Sanık Onur Gencer: Kimle istersem onla.

Av. Özkan Yücel: O istediklerinizden belli bir isim var mı?

Sanık Onur Gencer: Var ama vermem.

Av. Özkan Yücel: Efendim?

Sanık Onur Gencer: Var ama vermem.

Av. Özkan Yücel: Var ama vermezsiniz. Suriye’de ilişkilendiğiniz kişilerle görüştünüz mü bu ziyaretleriniz sırasında.

Sanık Onur Gencer: Onu siz bulun.

Av. Özkan Yücel: Peki. Kendisi HDP ve Kürtler konusunda sizinle aynı şeyleri mi düşünüyor?

Sanık Onur Gencer: Sayın Başkan soru yanıltıcı. HDP ve Kürtleri aynı kefeye sokmaya çalışıyor. İtiraz ediyorum.

Av. Özkan Yücel: İtiraz yetkisi olmadığını dilerseniz siz anlatın.

Sanık Onur Gencer: Burada ırkçılık yapılıyor.

Av. Özkan Yücel: Ben tartışma yasamak istemiyorum, sanığın itiraz yetkisi yok. Cevap vermiyorum diyebilir anlarım. Susma hakkıdır ama ne itiraz ne, sanığın itirazı ne demek?

Sanık Onur Gencer: Sayın Başkan sorduğu soru ırkçı bir soru. HDP ve Kürtler diyerek Kütlere ırkçılık yapıyor. Aynı kefeye sokmaya çalışıyor.

Av. Özkan Yücel: Binanın içinde peki. Sosyal medya hesaplarınız üzerinden farklı zamanlarda çeşitli paylaşımlarda bulunduğunuz kayıtlarda var haklısınız. Ancak olay günü bu kayıtların silindiği görünüyor dosyanızda yer alan araştırma tutanağından bu paylaşımları kim sildi?

Sanık Onur Gencer: Ben silahımı ve telefonumu, her şeyimi teslim edip teslim oldum. Gerisini bilmiyorum.

Av. Özkan Yücel: Yani siz silmediniz?

Sanık Onur Gencer: Hayır.

Av. Özkan Yücel: Peki sosyal medya hesaplarınızda paylaştığınız fotoğraflarda bozkurt işaretleri yaptığınız görünüyor. Bu işaret ülkücülüğü temsil eden bir işaret kendinizi ülkücü olarak mı tanımlıyorsunuz?

Sanık Onur Gencer: Bu hareket sadece bir partinin değildir. Ülkedeki herkes için geneldir.

Av. Özkan Yücel: Parti demedim zaten ülkücü olmaktan söz ettim. Kendinizi böyle mi tanımlıyorsunuz diye sordum. Bir parti ismi vermedim yani.

Sanık Onur Gencer: Kendimi anarşist olarak tanımlıyorum

Av. Özkan Yücel: Dokuz Eylül Üniversitesinde yapılan ülkü ocakları toplantılarına katıldınız mı?

Sanık Onur Gencer: Evet.

Av. Özkan Yücel: Bu toplantıda neler konuşuldu. Bu konuda Mahkemeye bilgi verir misiniz?

Sanık Onur Gencer: Cevap yok

Av. Özkan Yücel: Whatsapp yazışmalarınız arasında yazıştığınız kişilerle saldırı konusunda konuştunuz ve onlardan onay almaya çalıştığınız anlaşılıyor. Whatsapp konuşmalarınızın dökümü yapılmış, hani siz cevap vermeseniz de konuşmaların dökümü gelmiş, orada yazıyor onlar buna neden ihtiyaç duydunuz. Bir onay almaya çalışıyorsunuz. Her şeyi kendi başınıza planlamışken, her şeyi kendi başınıza gerçekleştirmişken, niye birilerinin onayına ihtiyaç duydunuz. Bunu açıklar mısınız?

Sanık Onur Gencer: Makara yaptık.

Av. Özkan Yücel: Makara yaptınız. Peki gerçekleştirdiğiniz saldırı sonrası SADAT isimli yapıyla bir ilişkiniz oldu mu?

Sanık Onur Gencer: Hayır.

Av. Özkan Yücel: Olaydan sonra henüz HDP İl Binasında bulunduğunuz sırada öldürdüğünüz Deniz Poyraz’ın yerde kanlar içerisindeyken çektiğiniz fotoğrafını Whatsapp’ta durumunuzda paylaştığınız görünüyor.

Sanık Onur Gencer: Evet.

Av. Özkan Yücel: Bunu yapma sebebiniz nedir?

Sanık Onur Gencer: Totem.

Av. Özkan Yücel: Ne?

Sanık Onur Gencer: Totem.

Av. Özkan Yücel:

Av. Özkan Yücel: Kimseden para aldınız mı?

Sanık Onur Gencer: Hayır.

Av. Özkan Yücel: Almadınız. Borç olarak falan kimseden bir para almadınız. Dosyaya yansıyan bilgilere göre bankalardan 50.000 lira kredi çekmişsiniz. Bu parayı ne zaman, nerelerde, hangi isler için harcadığınız konusunda bir bilgi verecek misiniz?

Sanık Onur Gencer: Hayır.

Av. Özkan Yücel: Sıkışınca cevap yok. İzmir’de ailenizle yaşadığınız halde dosyaya gelen belge ve bilgilere göre çok sık otellerde kalıyorsunuz.

Sanık Onur Gencer: Otelleri seviyorum.

Av. Özkan Yücel: Hilton otelde konakladınız mı?

Sanık Onur Gencer: Belki.

Av. Özkan Yücel: Kaç kez, kaç kez belki?

– Sanık Onur Gencer: Cevap yok. Zaten biliyorsunuzdur.

Av. Özkan Yücel: Bu konaklamalarınız karşılığında ne kadar ücret ödediniz?

Sanık Onur Gencer: Cevap yok.

Av. Özkan Yücel: Kimlerle konakladınız?

Sanık Onur Gencer: Siz bulun.

Duruşmaya sanık sorgusu devam ederken bir saat ara verildi. Saat 14 civarı duruşmaya kaldığı yerden devam edildi.

Av Türkan Aslan, sanığa, mahkemenin talimatla dinlediği tanık ifadelerine dayanarak dosya tanığı İbrahim Akıl’ı siyasal olarak tanımladığınızda nereye koyarsınız sorusunu yönelttiğinde, sanık “Baş köşeye” cevabını verdi. Av. Türkan Aslan “Yasin Filiz’i de İbrahim Akıl gibi baş köşeye koyar mısınız arkadaşlık ilişkilerinizde ikisi arasında fark var mıdır “diye sorunca sanık  bu defa “Biri sol biri sağ köşeye” diyerek yanıtladı. Av. Türkan Aslan “Evet ben de zaten dosya içeriğinden öyle anlıyorum. Bir de yanına Oytun Yüksel’i eklediğinizde aslında tablonun kendisi ortaya çıkıyor.” dedi. Sanık Onur Gencer’in bu söz üzerine onu da alt köşeye dediği duyuldu.

Duruşma ilerledikçe sorulara cevap vermeyi tamamen reddeden sanığa soru sorulmaya devam edilse de cevap alınamadı

Mahkeme başkanı başka soru gelmediğini görünce tanık dinlenmesine geçilmesine karar verdi. Sanığın müşteki avukatlarının kendisine yönelttiği sorulara cevap verirken rahat ve alaycı tavır içinde olduğu gözlendi. Birkaç kere salonda bulunan kişi ve avukatlara hakaretamiz sözler söylediği gözlendi. (Siz kansızsınız sizden her şey beklenir…kapa lan çeneni gibi)

Duruşma seyri boyunca mübaşirin duruşma salonu içinde bu konuda bir yasak olmasına rağmen elektronik sigara içtiği gözlendi.

Sırasıyla Metin Dönerer (sanığın silah satın aldığı kişi), Özkan Gökkaya (olay anında olay yerinin yakınında bulunan kişi, sanığı kurstan tanır), Zuhal Mandacı (sanıkla kursa kaydolurken görüşen kişi), Görkem Ömer Aslan (sanığın üniversiteden arkadaşı), Yasin Filiz (sanığın liseden dershane arkadaşı), Hacay Yılmaz, Derya Özgen, Hüseyin Sarıcan dinlendi.

Metin Dönerer, sanığın olay gününden 20-25 gün önce iş yerine geldiğini söyledi. Görkem Ömer Aslan, sanığın daha önce sosyal medyadan ırkçı ve nefret söylemi içeren paylaşımlarda bulunduğunu söyledi.

Duruşma esnasında altıncı tanık dinlenirken Av. Türkan Aslan mahkeme başkanına SEGBİS ekranından sanığın kendilerine bakarak boğaz kesme işareti yaptığını söyledi. Bunun üzerine salondan ekrana su şişeleri fırlatıldı ve duruşmaya yaşanan karışıklık nedeniyle on dakika ara verildi.

Duruşma tanık dinlemesine devam edilerek yeniden başladı. Tanık beyanları bittikten sonra Av. Türkan Aslan söz alarak “Soruşturma aşamasında kötü hazırlanan iddianameniz yüzünden böyleyiz, savcılık re’sen hiçbir şey yapmadı, hazırlanmış olan ve ismi geçen, bugün ve talimatla tanık sıfatıyla dinlediğiniz her kişiyi biz HTS kayıtlarını kazıyarak soruşturma dosyasına dahil etmeye çalıştık. Bizim çabalarımızla iş biraz genişletilmeye çalışıldı. Biz maddi gerçekliğin ortaya çıkması için bazı isimleri dosyaya dahil ederken mahkemeniz tensip zaptıyla bu insanların büyük bir bölümünü dinlenmesinden vazgeçmiş Sayın Hakimim şu an 4.duruşması yapılıyor. Gelinen aşama itibariyle sabahtan bu yana sanığa sorulan soruları bir kenara bırakıyorum, tanıklara fark ettiyseniz çok yoğun bir şekilde sorularımız var. Çünkü biz bu olayın, bu saldırının tüm yönleriyle aydınlatılmasını istiyoruz. Aynı zamanda Sayın Mahkemenin görüneni değil maddi gerçekliği bir bütün olarak tüm yönleriyle ortaya çıkarmak gibi bir görevi var. Tensip zaptındaki dinlemekten vazgeçmiş olduğunuz kişiler hakkındaki ara kararınızdan rucü etmenizi talep ediyorum. Aksi takdirde biz maddi gerçekliğe ulaşamayız. Ara kararla talimat yazarak dinlenecek kişilerin sayısını da arttırdınız Sayın Başkan. O yüzden Doğukan Çetin, Oytun Yüksel, İbrahim Akıl, Oğulcan Dinsever, Gamze Açar’a soru sorma imkânımız olmadı.  Alican Tekin için biz Kemalpaşa’ya gittik. Sorduğumuz sorularla 5-6 sayfayı aşkın bir ifade alındı ve birçok çelişki ortaya çıktı. Biraz önce ismini saydığım her kişi sadece bir paragraftan oluşan bir beyanda bulunmuşlar neredeyse. Emniyet ifadelerinde hazırlık aşamasındaki ifadelerini tekrar etmişler. Şimdi bu kişilerin hiç birisine soru soramadık ve bu isimler dosya açısından kritik isimler. Doğukan Çetin’in kendisiyle whatsapp yazışması var, sanık saldırı planı yaptığından bahsediyor, karşı taraftan onay istiyor. Sanığın bugünkü ifadesinde Oytun Yüksel’i nereye koyduğuna tanıklık ettik. Aynı zamanda İbrahim Akıl’la yazışması dosyada var. Cumhurbaşkanına suikast düzenlemeyi konuşuyorlar. Bunu gören emniyet bu konuda hiçbir işlem yapmamış. Sosyal medya hesapları üzerinden hakaret suçundan insanlar gece vakti göz altına alınıyor.  Bir suikastten bahsediliyor, cezaevinde kendisine bakılacağını söylüyor sanık, böyle bir kişi bu kişiye soru sorma hakkımız bizim elimizden alındı.  Gamze Açar burada çok kritik önemde, sadece bir sevgili değil. Düşünün İzmir’de yaşayan, İzmirli birisi Suriye’deyken internetten bir kadınla tanışıyor ve arkadaşlık ettiğini iddia ediyor biz buna inanmıyoruz.  Gamze Açar’a tonlarca sorumuz var bizim soracak, talimatla ifadesi alındığı için soru soramıyoruz. Bu nedenle ismini belirttiğimiz 5 kişiye soru sorabilme imkânı verilmesi için SEGBİS ile dinlenmesi gerekiyor. Dijital materyaller konusunda ve kovuşturmanın genişletilmesi talebimiz hakkında dosyada hiçbir şey yapılmadığını görüyoruz. Babasının Nuri Gencer’in şüpheli sıfatı var hala, evde arama yapılmış. 9 torba içerisinde konulan dijital materyaller var. Tutanaklarda 9 diyor ama bir tanesi eksik 8 torba var. O 9.torbanın nerede olduğunu bilmiyoruz. Emniyetin topladıktan sonra ne yaptığını bilmiyoruz. Dilekçemizde o kopyaların bir örneğinin öncelikle bize verilmesini aynı zamanda orijinallerinin getirtilip kalemde bizim de getireceğimiz bir uzman bilirkişi aracılığıyla kopyasının ve imajının alınmasını talep ettim. Sayın Mahkemenizden bugüne kadar buna ilişkin herhangi bir işlem de yok. Evden aldıktan 4 gün sonra şüpheli sıfatı olan Nuri Gencer’i bunları nasıl emanet edersiniz. Yani Mahkeme daha bu delillerle temas kurmamış. Siz 4 gün sonra Nuri Gencer’e bunu niye teslim edersiniz …dedi.

Muş baro başkanı ve katılan vekili Av. Kadir Karaçelik söz almak istedi. Başkan sadece vekaletnameli katılan vekillerine söz vereceğini söyledi. Kadir Karaçelik kendisinin zaten katılan vekili olduğunu söyleyerek konuşmaya devam etti: “Sanık net bir şekilde siyasal görüşün mensubu olan, sempatizanı olan, bir gruba yönelik öfkem var ve ben bu nefreti kustum daha yoğun kusacaktım diyen ve  daha büyük bir şey hedeflediğini provakasyon içerisinde söyleyen biri. Bir daha bu ülkede böyle bir şey olmaması için gelin hepimiz elimizden geleni yapalım, birlikte çalışalım. Sizin tarzınızla ilerlenmez ilerleme kaydedilmez. Ben sanığın savunmasını aldım, tanıkları dinledim, hüküm kuruyorum derseniz eksik olur. Delillerin Yüz Yüzeliği ilkesi bu anlamda büyük bir önem arz ediyor.  Bizce Onur Gencer sadece bir tetikçidir. Biz arkasındaki örgütlü yapının ortaya çıkarılmasını istiyoruz. ‘’dedi.

Mahkeme başkanı bu açıklamalara büyük oranda cevap vermedi. Sonrasında iddia makamına söz verildi.

İddia makamı mütalaasında İzmir’de bulunan ve duruşmaya gelmeyen tanıkların tekrar zorla getirilmelerine, İzmir dışında bulunan tanıklar hakkında ise yetkili mahkemelere talimat yazılmasına, dosyadaki diğer eksiklerin giderilmesine, sanığın üzerine atılı tasarlayarak öldürme suçunun vasıf ve mahiyeti, sanığa verilebilecek muhtemel ceza miktarı, mevcut delil durumu göz önüne alınarak sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi kamu adına talep etti.

Mahkeme başkanı dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü diyerek ara kararları yazdırdı.

ARA KARARLAR

  1. Tanık Sıla Yılmaz hakkında bilgi ve görgüsünün tespiti için “Cumhuriyet Mah. Atatürk Bulvarı No:43/7 Nur Apt. D:7 Efeler Aydın” adresi esas alınarak mahal mahkemesine talimat yazılmasına,
  2. Tanıklar Nuri Gencer ve Nurgül Gencer’in Mahkememize gönderdikleri dilekçelerinde bildirilen adres ve telefon numaraları esas alınarak bilgi ve görgülerinin tespiti için Isparta Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılmasına,
  3. Tanıklar Fusun Güreli, Toygar Yavuzcan, Özge Yavuzcan, Gülay Yıldıran ve Hande İris’in yeniden zorla getirilmelerine,
  4. Duruşma sırasında bilgi işlemden bir görevlinin duruşma boyunca hazır bulundurulması için İzmir Adliyesi Bilgi İşlem Müdürlüğüne yazı yazılmasına,
  5. Bu celseye ilişkin SEGBİS kayıtlarının bir bilirkişiye çözümünün yaptırılarak tutanak haline getirilip dosyaya konulmasına,
  6. Bu celseye ilişkin SEGBİS kayıtlarının bilirkişi çözümü yaptırıldıktan sonra duruşma sırasında suç içeren söz ve davranışlarda bulunanların tespiti durumunda bunlarla ilgili olarak gereğinin takdir ve ifası için Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına,
  7. Katılanlar Kâmuran Poyraz, Süleyman Poyraz ve İbrahim Poyraz’ın tutuklu/hükümlü olduklarından duruşma gün ve saatinde Mahkememizde hazır bulundurulmaları için ilgili Ceza İnfaz Kurumlarına yazı yazılmasına,
  8. Duruşma günü Mahkememiz ve çevresinde güvenlik önlemi alınması için İzmir Adliye Polis Amirliğine yazı yazılmasına,
  9. 24/01/2022 tarihli celsede alınan (7) ve (8) no.lu ara kararlarla belirtilen kayıtlarla ilgili katılanlar vekili Av. Türkan Aslan Ağaç’ın talebi doğrultusunda bilirkişi raporu alınmasına,
  10. Katılanlar vekili Av. Türkan Aslan Ağaç’ın bu celse Mahkememize sunduğu 29/04/2022 tarihli dilekçede yer alan taleplerinin bilahare değerlendirilmesine,
  11. Katılanlar vekili Av. Türkan Aslan Ağaç tarafından bu celse sunulan 18/07/2022 tarihli ve önceki celselerde sunulan 29/12/2021 ve 31/01/2022 tarihli dilekçelerdeki istemlerle bu celse talepte bulunduğu diğer istemlerinin yapılacak yargılamaya katkı sağlamayacağı anlaşıldığından reddine,
  12. Sanığa yüklenen suçun niteliği, eylemin 5271 Sayılı CMK’nın 100/3. Maddesinde sayılanlardan oluşu, kanıt durumunda sanık lehinde herhangi bir somut değişikliğin olmayışı, mevcut kanıt durumuna göre adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalması, tutuklama tedbirinin mevcut kanıt durumu ve yüklenen suç için kanunda öngörülen cezanın tür ve süresine göre ölçülü olması nedeniyle sanığın TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA,
  13. Duruşma gün ve saatinde BİZZAT MAHKEMEMİZDE hazır bulundurulması için cezaevi müdürlüğüne yazı yazılmasına,
  14. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildiğinin yakınlarına bildirilmesine,
  15. Sanığa tutukluluk halinin devamı kararına mahkememize göndereceği bir dilekçe ya da tutanağa bağlanmak kaydıyla cezaevi müdürüne yapacağı bir beyanla İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz edilebileceği hususunun ihtarına, (ihtarat yapıldı),
  16. Sanığın tutukluluk halinin 10/08/2022, 09/09/2022 ve 29/09/2022 günü gözden geçirilmesine,
  17. Bu nedenle duruşmanın 12/10/2022 günü saat 10.00′a bırakılmasına oybirliği ile karar verildi.

Duruşma sonrası İzmir Adliyesi C kapısı önünde HDP milletvekilleri, baro başkanları ve çok sayıda avukat ile sivil toplum ve parti temsilcilerinin katılımı ile bir basın açıklaması yapıldı.

İHGD Dava İzlem Grubu