UCM Saldırganlık Suçu Tanımında İlerleme

Basın Açıklaması Tarihi: 02/02/2007
İNSAN HAKLARI GÜNDEMİ DERNEĞİ


ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ (UCM) ÇALIŞMA GRUBU
SALDIRGANLIK ŞUÇUNUN TANIMI HAKKINDA FİKİR BİRLİĞİNE
VARMAK ÜZERE

New York, 31 Ocak 2007, 7:00

UCM’nin idaresi ve yapısı ile görevli olan ülkeler (<“http://www.icc-cpi.int/home.html&l=en”>ICC) bugün Birleşmiş Milletler(BM) merkezinde gerçekleştirilen bir basın açıklamasıyla, çalışma grubunun en önemli meselelerinden biri olan saldırganlık suçunun tanımı hakkında anlaşmaya yönelik “oldukça iyi bir ilerleme” kaydettiklerini ifade ettiler.

Liechtenstein’ın BM daimi temsilcisi ve UCM’nin Roma Tüzüğüne Taraf Devletler Meclisinin Saldırganlık Suçuna dair Özel Çalışma Grubunun Başkanı Christian Wenaweser, tanımın – uluslararası hukukun uzun erimli tartışmalarına dayanarak- “zihinlerde şekillenip, netleştiğini” söyledi.

Eğer bir tanım üzerinde anlaşılacaksa, bir Taraf Devletin lideri istila veya saldırı amacıyla bir bombardıman ya da silahlı ablukadan dolayı saldırganlığın değişen suretleri için muhtemel bir kovuşturmayla yüz yüze gelebilecek.

Ancak Sayın Wenaweser bazı problemlerin hala çözümlenemediği uyarısında bulundu, hem tanımın bütününün hem de Güvenlik Konseyinin, Devletlerin saldırganlık eylemini gerçekleştirilip gerçekleştirilmediklerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynaması gerekiyor ve çalışma grubu gelecek yıl sonunda, çalışma takvimi bitmeden önce ortak bir karara varamayabilir.

UCM’nin kurulması için yol gösterici olan 1998 tarihli Roma Tüzüğü saldırganlık suçunu yargılama yetkisi kapsamında yer alan dört suçtan biri olarak içeriyor (diğerleri soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarıdır). Ancak, Roma Tüzüğüne göre, Mahkeme aynı zamanda BM Şartıyla tutarlılık taşıması zorunlu olan bir tanım üzerinde anlaşıncaya kadar, herhangi bir eylemde bulunamıyor.

Bu hafta New York’ta toplanan çalışma grubu, 2002’den beri tanım sorununu tartışıyor. Sayın Wenaweser son tartışmaların merkezinde yer alan 1974’deki bir Genel Kurul kararının “saldırganlığın tanımı bir yere kadar temin ettiğini” söyledi.

Karar silahlı istila ve saldırı, bombardıman, belli bir bölgenin abluka altına alınması ve sınırının ihlal edilmesini de içerecek şekilde tanım için uygun olabilecek pek çok eylemi listeliyor.

Sayın Wenaweser bu eylemlerin tümünün nihayette UCM tanımını oluşturup oluşturmayacağının henüz netleşmediğini belirtti, ancak tanım herhangi bir saldırganlık eyleminin, BM Şartının “ihlali anlamına” geleceğini ifade eden, bir giriş cümlesini içerebilirdi diye ekledi.

Ülkeler saldırganlık eyleminin planlanmış bir amaca bağlı olarak gerçekleşmesi gibi daha yüksek bir düzeyin olup olmayacağı ve aynı zamanda Güvenlik Konseyi, UCM ya da bazı diğer yapıların saldırganlık eyleminin gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine ön ayak olmasının gerekip gerekmediği konusunda bölünmüş durumdalar.

Sayın Wenaweser saldırganlık suçunun sadece bir Devletin diğerine karşı eylemini içeriyor olmakla birlikte, bunun bir ya da daha fazla Devlet lideri için bireysel cezai sorumluluk gerektirebileceğini vurguladı.

UCM Temmuz 2002’den itibaren gerçekleştirilen suçların sorumlusu olan bireyleri yargılayabiliyor, saldırganlık suçu da yargılama yetkisi kapsamında olmakla birlikte sadece bir tanıma ulaşılmasından sonraki olaylarla ilgilenebilecek. Güvenlik Konseyi, UCM Savcıları ya da mahkemeye Taraf Devlet yasal işlem başlatabilir ve UCM sadece ülkeler kendileri soruşturmayı veya kovuşturmayı yapmak konusunda isteksiz ya da beceriksiz kaldıklarında harekete geçebilir.

Sadece Roma Tüzüğünü onaylamış ya da kabul etmiş ülkeler UCM’ye Taraf Ülkeler olarak nitelendirilir ve genel kuruluna katılarak, mahkemenin idaresi için çalışma gruplarında yer alabilir. Son olarak 104 Taraf Ülke vardır. 2007-01-31 00:00:00.000

_________________

Daha fazla detay için: UN HaberMerkesi: http://www.un.org/news

Haberleri ve daha detaylıprogramları BM Radyosundan dinleyebilirsiniz: http://radio.un.org/